banner

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı girişimciliği ilköğretim müfredatına aldı




Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye’nin eğitim ve istihdam stratejisinde köklü değişiklikler yapacak projeleri devreye almaya devam ediyor.

Önümüzdeki süreçte ‘yenilikçilik, ürün geliştirme ve girişimcilik’ odaklı stratejiler ve projeler üzerine yoğunlaşacak olan Bakanlık, ilköğretimden doktora derecesine düzeyine kadarki eğitim sürecinde girişimcilik dersleri verecek. Üniversitelere yönelik ‘girişimci ve yenilikçi üniversite endeksleri’ oluşturacaklarını açıklayan Bakan Nihat Ergün, yıllardır bekleyen projeleri raftan indirecek ve buluşları ürüne dönüştürecek.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı adıyla yeniden yapılanan eski adıyla “Sanayi ve Ticaret Bakanlığı”, Üniversite-Sanayi işbirliğini güçlendirmek için önemli projelere imza atmayı sürdürüyor. Ülke kalkınması için çok önemli bir noktaya oturan ve Türkiye’nin rekabet gücünü arttıran Üniversite-Sanayi işbirlikleri, son zamanlarda üniversiteler ve kurumlar arasında yapılan işbirliği protokolleriyle yaygınlaşıyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün, hassasiyetle üzerinde durduğu bu işbirlikleri Türkiye ekonomisinin ve sanayicilerin yüzünü güldürmüş durumda.

Bu kapsamda yürütülen çalışmalardan bir tanesi 5 Temmuz 2007’de, Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren, Sanayi Tezleri Programı (San-Tez). San-Tez programı, sanayinin önemli bir kısmını oluşturan KOBİ’lerin AR-GE ve Teknoloji kültürü kazanmaları ve sorunlarını üniversitede üretilen bilgi birikimini kullanarak, üniversitelerle işbirliği içinde çözme alışkanlığı kazanmalarını sağlayacak bir destek mekanizması işlevini görüyor. Programın amacı, üniversite-sanayi işbirliğinin kurumsallaştırılması ve sanayinin ihtiyaçları doğrultusunda belirlenecek yüksek lisans veya doktora tez çalışmalarının desteklenmesi.

San-Tez Programı, sanayicilerin AR-GE’ye dayalı ihtiyaçlarının, üniversite-sanayi işbirliği ile üniversite bilimselliği kapsamında çözüme kavuşturulmasını sağlıyor. San-Tez Projeleri başvuru tarihleri; birinci dönem son başvuru tarihi her yılın Mart ayının 15’i, ikinci dönem son başvuru tarihi Ağustos ayının 15’i olarak, yılda iki kez olarak belirlenmiş durumda. Sektör ve büyüklüğüne bakılmaksızın firma düzeyinde katma değer yaratan, yerleşik işletmeler ve üniversitelerin işbirliği ile hazırlanacak projelerin hepsi bu programdan yararlanabiliyor.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün yürüttükleri AR-GE ve yenilikçiliğe yönelik destek programlarının, 2007 yılında San-Tez Programının devreye alınmasıyla yeni bir boyut kazandığını söylüyor. Bu programla, sanayicilerin teknolojik ürüne yönelik olarak üniversitelerle yürüttükleri projelerini desteklemeye başladıklarını anlatan Ergün, programın özellikle KOBİ'lerin AR-GE ve teknoloji kültürü kazanmalarını ve teknolojik ürüne yönelik sorunlarını üniversitelerle işbirliği yaparak çözüme ulaştırmalarını sağladığını ifade ediyor. Programın, üniversitelerde ticarileşebilir ürüne yönelik çalışma yürüten akademisyenlerin, bu çalışmalarını katma değere dönüştürmelerine de zemin hazırladığını dile getiren Ergün, San-Tez programının, dünya standartlarında da övgüye layık görüldüğünü, Avrupa Komisyonu'nun 2008 yılında yayınladığı ulusal inovasyon sistemi ve inovasyon politikalarıyla ilgili raporda, bu programın Türkiye'deki ‘en iyi uygulama örneği’ olarak yer aldığını bildiriyor.

 

‘Girişimciliğin anayasasını yeniden yazdık’
Bakanlığın üniversite-sanayi işbirliği kapsamında yaptığı çalışmalardan biri de Girişimcilik Konseyi. Ocak 2012’de Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün yanı sıra Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral'in de aralarında bulunduğu
Girişimcilik Konseyi’nin kurulduğuna dikkat çeken Bakan Ergün, konsey çatısı altındaki 32 kurum ve kuruluşun temsilcisinin ‘Girişimcilik Manifestosu’na imza attığını aktarıyor. Bakan Ergün, Başkanlığını yürüttüğü Konsey’in başlıca görevlerini girişimcilik kültürünün ve ortamının geliştirilmesi ve girişimciliğin yaygınlaştırılması için yeni stratejilerin ve politikaların belirlenmesi ve bu kapsamda girişimcilerin desteklenmesi olarak sıralıyor.
 

Üniversiteler patent başvurusu yapabilecek
Girişimcilik kültürünün yaygınlaştırılması için de harekete geçtiklerini vurgulayan Bakan Ergün, ilköğretimden doktora derecesi düzeyine kadar girişimcilik dersleri verilmesi için düzenlemelere gidileceğini, sertifikalı girişimcilik eğitimlerinin düzenleneceğini iletiyor.
Bakan Ergün’ün verdiği bilgilere göre üniversite yenilikçiliğinin ve girişimciliğinin desteklenmesi için Akademik Girişimcilik de teşvik edilecek. Bu ofisler aracılığıyla teknolojinin ticarileşmesi süreci desteklenecek ve akademik araştırmalara lojistik destek sağlanacak. Üniversitelerdeki girişimci araştırmacıların kuracakları şirketlere finansal desteğin yanı sıra danışmanlık hizmeti de sağlanacak. Kuluçka Merkezleri, TÜBİTAK ve KOSGEB tarafından desteklenecek. Akademik yükselme ölçütlerinde patentler, araştırma projelerinde proje yürütücüsü veya araştırmacı olarak görev almak ve şirket kurmak gibi unsurlar değerlendirilecek. 
Üniversitelere yönelik ‘girişimci ve yenilikçi üniversite endeksleri’ oluşturacaklarını açıklayan Ergün, “Üniversiteler arasında yenilikçilik ve girişimcilik sıralaması yapılacak. Bütün üniversitelerin bu alanlardaki performansları ölçülecek. Patent Kanunu’nda yapılacak değişiklikle üniversitelerin de kurumsal olarak patent başvuru yapması sağlanacak. Üniversitenin imkanlarıyla buluş yapan, patent alan öğrencinin, akademisyenin aldığı patent üniversite koruması altında olacak. Patent devam ettiği sürece hem üniversite hem de öğrenci lisanslamadan doğan üretimden pay alacak” diyor.
 

Teknogirişimci gençlere 100 bin tl’lik hibe

Bakanlık 2013’de AR-GE harcaması GSYİH yüzde 3’ü, özel sektör AR-GE harcaması GSYİH yüzde 2’si, kamuda desteklenecek araştırmacı sayısı 300 bin, özel sektör araştırmacı sayısı 180 bin olarak belirlendi. Bu hedeflerin gerçekleşmesi için kamunun görevi arttırılacak. Tüm bakanlıkların bütçelerine 2013’ten itibaren artık “AR-GE ödeneği” koymak zorunlu hale gelecek. Takibini, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu yapacak. 
Start-up firmaları olarak da adlandırılan AR-GE yoğun başlangıç firmalarının fikir aşamasından pazara ulaşmasına kadar geçirdikleri aşamalar desteklenecek. Firmalara danışmanlık hizmetleri sunulacak. “Bu karar doğrultusunda gerekli politika araçlarının geliştirilmesine yönelik çalışmalar, TÜBİTAK tarafından Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve YÖK’ün katılımıyla yürütülecek” diyen Bakan Ergün, teknogirişimci gençlere bakanlık olarak 100 bin lira hibe yardım yapılmaya devam edileceğinin de altını çiziyor. Şirketini kuran girişimcilere, danışmanlık desteği verileceğini kaydeden Bakan Ergün, “Bu firmalara danışmanlık yapacak kişiler, kendileri de firma kurup, işini geliştiren kişiler olacak. Prototipini ortaya çıkarmış ve ürünü ticarileştirme aşamasına gelen girişimcilere ise 500 bin lira daha destek verilecek” diye konuşuyor.

Buluşlar ürüne dönüşecek

Üniversite-Sanayi İşbirliği kapsamında Bakanlığın üzerinde hassasiyetle durduğu konulardan bir başkası da TÜBİTAK’ın yıllardır destek verdiği fakat hayata geçirilemeyen projeler. Ürüne dönüştürülmeden prototip aşamasında kalan projelerin listesinin çıkarılacağını söyleyen Bakan Ergün,  TÜBİTAK’ın yeni dönemde kendi enstitülerindeki araştırmaları ticarileştirmeye odaklanacağını ve bu dönemin; girişimciliğin, araştırmaların, buluşların ticarileşmesinin, lisansa ve ürüne dönüşmesinin dönemi olacağını belirtiyor. Bakan Ergün, “TÜBİTAK, KOBİ’leri destekleyecek. Kurum geçmişte çok önemli çalışmalar yapmış. Enstitüleri gezdiğimiz zaman, hocaların bir araştırma yapıp, prototipleri ortaya çıkardıklarını, ancak bunların daha sonra raflarda kaldığını görüyoruz. Şimdi bunların ürüne dönüşmesi ve sanayiyle irtibatlanması zamanıdır” diyor.

 

Türkiye’de 43 adet teknoloji geliştirme bölgesi var

Üniversite-Sanayi işbirliği konusunda, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı kilit bir noktada duruyor.4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Üniversite-Sanayi işbirliği çerçevesinde Bakanlığa çok önemli görev ve sorumluluklar verilmiş durumda. Sayısal verilere baktığımız zaman bugün Türkiye’de faaliyette olan 32 adet, altyapı çalışmaları devam eden 11 adet, toplamda 43 adet Teknoloji Geliştirme Bölgesi mevcut. Bu bölgelerdeki işletme sayısı bin 500’ün üzerindeyken, AR-GE proje sayısı 4 binin üzerinde. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nin Türkiye’ye dağılımı ise; Ankara’da 6 adet, İstanbul’da 5 adet, Kocaeli’de 4 adet, İzmir, Konya, Antalya, Kayseri, Trabzon, Adana, Erzurum, Mersin, Isparta, Gaziantep, Eskişehir, Bursa, Denizli, Edirne, Elazığ, Sivas, Diyarbakır, Tokat, Sakarya, Bolu, Kütahya, Samsun, Malatya, Urfa, Düzce, Çanakkale, Kahramanmaraş ve Tekirdağ illerinde birer adet şeklinde.

Bakanlığın AR-GE destekleri de giderek artıyor. 2011 yılında Bakanlıkça AR-GE destekleri için ayrılan toplam bütçe 125 milyon TL’ye ulaştı.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.